SAMANDAĞ KADIN DAYANIŞMA DERNEĞİ ‘NDEN 8 MART ETKİNLİĞİ
Samandağ Kadın Dayanışma Derneği tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla basın açıklaması düzenlendi.
8 Mart 2019 Cuma günü saat 12:00’ da Samandağ Kadın Dayanışma Derneği binasında yapılan basın açıklamasına Samandağ Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Hülya Nehir, Samandağ Belediye Başkan Yardımcısı Meltem Ahras Nural, ve çok sayıda kadın katıldı.
Basın açılamasını Samandağ Kadın Dayanışma Derneği adına Samandağ Belediye Başkan Yardımcısı Meltem Ahras Nural okudu.
Başkan Yardımcısı Nural; “ 8 Mart; Türkiye ve Dünya kadınlarının yüz yıllardır süren birlik dayanışma mücadele isyan ve direnmenin günüdür. Bu mücadelenin ışığında; işyerinde, evde,sokakta,siyasal ve sosyal temsiliyetlerde toplumsal cinsiyet eşitliğine sahip olmamız için omuz omuza el ele verme zamanıdır.
Uluslararası sözleşmelere rağmen (İstanbul sözleşmesi, Cedaw) kadınlar dünyanın her yerinde şiddete ve ayrımcılığa uğramakta; siyasette, karar mekanizmalarında, ekonomide, eğitimde erkeğe göre ikincil konumda kalmaya devam etmekte; Medyada ve reklam dünyasında cinsel bir obje olarak kullanılıp istismar edilmekte; kültürel, siyasal, ideolojik veya dinsel nedenlerden dolayı ayrımcılığa uğramakta ve dışlanmaktadır.
Yasaların varlık ve meşruiyeti, temel hak ve hürriyetlerin korunmasıdır. Kadının ,emek, beden ve yaşam hakkını koruyamayan yasaların da hiçbir meşruiyeti yoktur.Ülkemizde kadın cinayetleri ki akıl almaz artış,işgücündeki kadın sayısının muazzam düşüşü,erkeğin uyguladığı şiddete bağlı boşanma davalarının sayısındaki artış,kadın cinayeti davalarında ,her türden gerekçe ile uygulanan iyi hal veya haksız tahrik indirimleri kadının yasa eliyle değersizleştirildiğini, yeni kadın cinayetlerine davetiye çıkarıldığını bizlere göstermektedir.Türkiye’deki kadın cinayetlerine paralel olarak Hatay ve Samandağ da son iki ayda katledilen kadınların sayısı artmıştır.
Kadına yönelik ayrımcılık ve bunun uzantısı şiddet bir insan hakları ihlalidir, münferit değil, sistematiktir. Ailenin mahremiyeti içinde olup biten, özel alana ait,hukuk denetimi dışında bir aile içi mesele değildir.Bu nedenle, engellenmesi de ancak sistemli ve etkin bir mücadele ile gerçekleşebilir.
Kadına yönelik şiddet ve ayrımcılık meselesinde, toplum olarak vicdanı ve ahlaki bir adalet anlayışına ve kabulüne ihtiyaç duymaktayız. Daha insan hakları merkezli, yaşanabilir bir dünya için kadının etkinlik alanının güçlendirilmesi, eğitim, istihdam, sağlık, siyaset, hukuk, ve benzeri alanlarda fırsat ve olanaklardan eşit düzeyde yararlanılması, kadın ve erkeğe verilen hakların ,yüklenen sorumlukların adil bir biçimde dağıtılması son derece önemlidir.
Samandağ Kadın Dayanışma Derneği olarak; toplumsal cinayet adaletini tesis etmede, gerekli kavramsal çerçevenin oluşturulması ;sosyal, politik ve hukuksal düzenlemelerin geliştirilmesi ve zihniyet değişiminin gerçekleştirilmesi için her türlü çabayı göstermeye devam edeceğiz.Hatay ve Samandağ’da katledilen kadınlar isyanımızdır.Adalet yerini bulana kadar takipçisi olacağız.
Bizler biliyoruz ki kadın mücadelesi, aynı zamanda şiddetle hesaplaşma mücadelesidir. Dünya genelinde özellikle Türkiye’de, çocuk yaşta evlilikler, 19 yaş altı doğurganlık oranı,kadına yönelik şiddet,koruma tedbirlerine rağmen kadın cinayetleri,sosyal ve ekonomik alanda kadın-erkek eşitsizliği gibi başlıklarda ilk sıralarda yer almaktadır.
Kadınlara yönelik tacizin, tecavüzün ve şiddetin her gün artarak devam ettiği 8 Martlar da kadınlar alanlara çıkarak, meydanları doldurarak kendilerine yaşatılanın kader olmadığını ve bunu mutlaka değiştireceklerini göstermeye çabalamaktadırlar.“ ifadelerine yer verdi.
Basın açıklamasının ardından Samandağ Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Hülya Nehir, içeriğinde kendisinin de yazısının bulunduğu Gülfer Akkaya’ya ait Sır İçinde Sır Olanlar adlı kitabı tanıttı ve imzalayarak kadınlara ücretsiz dağıttı.